Obama hep İsrail’i korudu
Başkanlığı süresince İsrail’in neredeyse tüm askeri ve siyasi adımlarına güçlü destek veren, Siyonist işgal ve katliamlarına destek vererek BMGK’da İsrail’i eleştiren tasarıların karşısında duran Obama yönetimi, sekiz yıl boyunca İsrail’e ABD tarihinin en büyük askeri yardımını yaptı.
Görevini yeni Başkan Donald Trump’a 20 Ocak’ta devredecek olan mevcut Başkan Obama’nın, BMGK’da “İsrail’in yasa dışı yerleşim yerlerini derhal ve tamamen durdurmasını” öngören kararın çıkmasına destek vermesi, iki ülke arasındaki gerilimi görüntüde yükseltti. Başkanlığı süresince İsrail’in neredeyse tüm askeri ve siyasi adımlarına güçlü destek veren ve BMGK’da İsrail’i eleştiren 9 tasarıyı reddeden Obama yönetiminin son ayında attığı bu adım “tarihi” nitelikte kabul edilse de Ortadoğu barışı için pek bir anlam ifade etmiyor. Obama yönetimi 8 yıl boyunca İsrail-Filistin sorununun çözümüne ilişkin “diplomatik sözler” dışında somut adımlar atmadı. Ortadoğu barışı için yapısal dönüşüm üretecek kadar dayanıklı olmayan söz konusu BMGK kararı, ABD ile İsrail arasında uzun yıllara dayanan “simbiyotik” ilişkiyi bozabilecek nitelikte de gözükmüyor.
YALAN VAATLERLE UMUT DAĞITTI
Ortadoğu’ya yaptığı ilk ziyarette Kahire’de, Filistin halkının durumunun “kabul edilemez” olduğunu ve “ABD’nin Filistinlilerin kendilerine ait bir devlete sahip olma arzusuna sırtını dönmeyeceğini” vurgulayan Obama, İsrail’in Filistin işgaline son verecek ve iki devletli çözüm ortaya koyacak tarihi bir figür olarak görülüyordu. İsrail’in yeni işgal birimlerine devam etmede ısrar etmesi, ABD ve İsrail arasında bir süre görüntüde “soğuk rüzgârlar” esmesine neden oldu. İkinci döneminde “ABD’nin geleneksel İsrail yanlısı politikalarına” dönen Obama, İsrail’in uluslararası hukuku ihlal eden yasa dışı işgal planlarına, Gazze ablukasına ve İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına seyirci kaldı.
KATLİAMLARA “SAVUNMA HAKKI” DEDİ
İsrail’in 7 Temmuz 2014’te Gazze’ye yönelik başlattığı ve 51 günde 2 binden fazla Filistinlinin ölümüne neden olan saldırıları İsrail’in “kendini savunma hakkı” olarak nitelendiren Obama, tüm Müslüman dünyadan tepki topladı. ABD, bu süre zarfında BM Güvenlik Konseyinde İsrail’e yönelik eleştirilerin karşısında da durmaya devam etti. İsrail’in Filistin’deki yasa dışı yerleşimlerinin kınanmasını öngören kararlar ABD’nin vetosuna takıldı. Obama yönetimi, 2012’de BM Genel Kurulunda Filistin’in BM’deki “gözlemci kuruluş” statüsünün “üye olmayan gözlemci devlet” statüsüne yükseltilmesi önerisine de “hayır” oyu kullanarak Tel Aviv’i memnun etmeye çalıştı. ABD tarihinin en büyük askeri yardımı da yine Obama yönetimi döneminde yapıldı. İsrail’e 10 yılda 38 milyar dolarlık askeri yardım yapılmasını öngören anlaşmayı imzalayan Obama, İsrail’in güvenliğine dair “sarsılmaz taahhütlerini” ortaya koyduklarını belirtti. (AA)